Sansür Yasası, İfade Özgürlüğü ve Halkın Haber Alma Hakkının İhlalidir!
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulunun, Sansür Yasası hakkında, 9 Ekim 2022 tarihinde yaptığı açıklama.
Eklenme Tarihi: 08/11/2022
Cumhuriyet tarihinin belki de en
kritik seçimlerinden birine yaklaşıyoruz. Ekonomide büyük bir tahribat yaşayan,
toplumsal barışı zedelenen, bilimin ve tekniğin yok sayıldığı, liyakatsizliğin
ve kayırmacılığın toplumda huzursuzluk yarattığı bir seçim süreci içindeyiz.
Tam da böylesi bir dönemde siyasi iktidar tarafından adına Dezenformasyon
Yasası denilen, ancak daha doğru bir ifadeyle söylenecek olursa “Sansür Yasası”
Meclise sunuldu.
En hafif tabiriyle bu yasa
teklifi Türkiye’de ifade özgürlüğünü, halkın haber alma hakkını ve iletişim
özgürlüğünü ortadan kaldıran büyük bir karartmanın yasal zeminini oluşturuyor.
Öyle ki bu yasayla, toplumun herhangi bir yolsuzluk, haksızlık ya da
adaletsizlik hakkında tek kelime bile konuşmasının önüne geçilmek isteniyor.
Bu yasayla sadece gazeteciler
değil, gerçekleri söyleyen meslek örgütleri ve bilim insanları da dahil tüm
yurttaşlarımız tehdit edilmektedir.
Yasanın en can alıcı yanı olan
29. Maddede, “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle,
ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe
aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse,
bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır” denilmektedir.
Bir bilginin, ülkenin iç ve dış
güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı olduğuna
kimin karar verdiği herkesçe malumdur.
Örneğin, TMMOB İnşaat
Mühendisleri Odası ülkemizin deprem gerçeği konusunda halkı aydınlatmaya
yönelik raporlar hazırlamakta, açıklamalar yapmakta, büyük depremlerin yıl
dönümlerinde sergiler açarak, broşürler dağıtarak yaklaşan tehlikeye karşı
uyarmaktadır. Bu uyarılarımızın “halk arasında endişe, korku veya panik
yaratmak saikiyle” değerlendirilmesi iktidarın iki dudağı arasındadır.
Pandemi döneminde sağlık meslek
örgütlerinin, açıklanan vaka sayılarının gerçeği yansıtmadığı yönündeki açıklamaları
da halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak, şeklinde değerlendirilmiş
ancak daha sonra haklı oldukları ortaya çıkmıştı. Gelgelelim bu yasadan sonra
haklı olmanın bir önemi kalmayacak. Seçime giden bir ülkede iktidarı eleştiren,
mevcut iktidarın seçimi kazanmasını riske atan her türden değerlendirme, yorum
ve görüş cezalandırılacak.
Ayrıca halkı yanıltıcı bilginin
yayılması gibi geniş bir ifadeyle sadece açıklamalarda bulunan kişi ya da
kurumların değil, bu görüşleri paylaşan hatta “beğenenlerin” bile suç işlediği
kabul edilebilecek.
Aynı maddenin devamında ise,
“Suçun, failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti
çerçevesinde işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkraya göre verilen ceza yarı
oranında artırılır" deniyor.
Bugün birçok yurttaşımız sosyal
medyada taleplerini ve eleştirilerini birlikte dile getiriyor. Hashtag
kampanyalarıyla ortak sorunlarını paylaşanlar böylece kolaylıkla bir örgütün
faaliyeti çerçevesinde suç işlemekle suçlanabilecek. Kadın cinayetleri, çocuk
istismarı, işçi grevleri, öğrencilerin yurt sorunları, ekonomik kriz ve daha
nice konu hakkında yükselen sesler bu yasa kapsamında sindirilmek isteniyor.
Öte yandan bu yasayla birlikte şirketlerin
whatsapp, telegram gibi anlık mesajlaşma uygulamalarındaki yazışmalara ilişkin
bilgileri BTK’yla paylaşması zorunlu hale geliyor.
Son yirmi yıl içinde binlerce
gazeteci cezaevine girdi, birçoğu işsiz kaldı hatta fiziki saldırıya uğradı. Sınır
Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü tarafından paylaşılan 2022 Dünya Basın
Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye, 180 ülke içerisinde 149’uncu sırada yer alıyor. Önümüzdeki
günlerde bu tablonun çok daha kötüye gideceğine şüphe yok.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası
olarak, bu “Sansür Yasasını” kabul etmiyoruz. İfade özgürlüğü ve halkın haber
alma hakkının engellenmesine yönelik bu girişimlerle ülkenin kaderini
belirleyecek olan yaklaşan seçimlerin güvenilirliği ciddi bir sorun haline
gelmektedir. İMO, ifade özgürlüğü ve halkın haber alma hakkını savunmaya ve
meslek alanına ilişkin uyarılarını her koşulda yapmaya devam edecektir.
TMMOB İnşaat Mühendisleri
Odası
Yönetim Kurulu