15-16 HAZİRAN DİRENİŞİNİ UNUTMADIK!
15-16 Haziran Direnişi ile ilgili olarak, İMO Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Harp tarafından 15 Haziran 2010 tarihinde basın açıklaması yapıldı.
Eklenme Tarihi: 25/04/2016
Türkiye`de emekçilerin, örgütlenme hakkına ve sendikalarına sahip çıkma mücadelesinin en görkemli örneklerinden biri olan 15-16 Haziran Direnişinin kırkıncı yıldönümünü coşkuyla kutluyoruz.
Bundan tam kırk yıl önce, Sendikalar Yasası`nda gerçekleştirilen ve örgütlenme özgürlüğünü tamamen ortadan kaldıran değişikliğe karşı, 15 Haziran 1970`de İzmit ve İstanbul`daki sanayi bölgelerinde başlayan eylemler, yüz binlerce işçinin kent merkezlerine yöneldiği devasa bir direnişe dönüştü. İki gün boyunca kararlılıkla yürüyüşlerini sürdüren işçileri durdurabilmek için polis ve asker güçleri kullanıldı, yollar kapatıldı ve nihayetinde sıkıyönetim ilan edildi. 5 kişinin yaşamını yitirdiği olayların ardından DİSK Yöneticilerinin çağrısıyla işçiler fabrikalarına dönerek, direnişlerini bulundukları işyerlerinde devam ettirdiler. Bu kararlı direnişin etkisiyle, söz konusu yasa değişikliği Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi.
Yüz binlerce emekçinin sendikalarına ve örgütlenme haklarına sahip çıkmak için sergiledikleri o görkemli direniş, toplumsal mücadeleler tarihimizin en önemli kavşaklarından birisi olmuştur. 15-16 Haziran, emekçilerin toplumsal güçlerinin gerçek boyutlarıyla sokaklara taştığı ve tüm ülkeye yayıldığı bir direniş olmuştur. Bu direnişin, bizlere bıraktığı en büyük miras, "örgütlü mücadele" bilincidir. Bu bilinç, tam kırk yıldır boykotlarda, grevlerde ve direnişlerde yaşamaktadır. Bu bilinç, işçilerin mücadelesini kamu emekçilerininkine, teknik elemanların mücadelesini işsizlerinkine, gençlerin mücadelesini kadınlarınkine ekleyerek çoğalmaktadır.
40 yıl önce, emekçilerin örgütlü mücadelesine saldırının biçimi sendika yasasının değiştirilmesiyken, bugün bu saldırı çok daha kapsamlı ve programlı biçimde yürütülmektedir. Neo-liberal ekonomik programın bir parçası olarak, sendikasızlaştırma, güvencesizleştirme, taşeronlaştırma ve işten çıkartmalarla sürdürülen bu saldırılar, emekçilerin yaşamını daha da zorlaştırmaktadır. Bu saldırıların en son adımı, 657 Sayılı Devlet Memurları Yasası`nın değiştirilerek, kamuda çalışan milyonlarca emekçinin iş güvencesinin ortadan kaldırılması yönündeki çabalardır.
AKP Hükümeti tarafından amansızca yürütülen bu saldırılar, ancak ve ancak tüm emekçi kesimlerin birleşik mücadelesi ile püskürtülebilecektir. Güvencesizliğe ve 4-C uygulamasına karşı TEKEL İşçilerinin sürdürdüğü kararlı direniş hepimiz açısından ümit vericidir. Bugünün mücadele pratikleri, 15-16 Haziran Direnişi`nden miras aldığımız mücadele ruhuyla yoğruldukça, ümidimiz daha da artacaktır. Başta teknik elemanlar olmak üzere Türkiye`deki tüm emek ve demokrasi güçleri, 15-16 Haziran Direnişi`nden aldıkları ilhamla, mücadelelerini inatla ve kararlılıkla sürdürmeye devam edecektir.
Yaşasın 15-16 Haziran Direnişi, Yaşasın Emekçilerin Örgütlü Mücadelesi!
İMO Yönetim Kurulu