Eski oda başkanlarımızdan Güney Özcebe ölümünün 15. yıldönümünde mezarı başında anıldı. 9 Mart 2014 Pazar günü düzenlenen anmaya Güney Özcebe?nin ailesi, İMO Ankara Şube Başkanı Selim Tulumtaş, arkadaşı Fikri Kaya ve üyelerimiz katıldı.

Eklenme Tarihi: 28/03/2014

GÜNEY ÖZCEBE MEZARI BAŞINDA ANILDI 

Eski oda başkanlarımızdan Güney Özcebe ölümünün 15. yıldönümünde mezarı başında anıldı. 9 Mart 2014 Pazar günü düzenlenen anmaya Güney Özcebe`nin ailesi, İMO Ankara Şube Başkanı Selim Tulumtaş, arkadaşı Fikri Kaya ve üyelerimiz katıldı. 

Anmada söz alan Fikri Kaya`nın konuşması: 

Arkadaşlar, Güney Abimizin odamızın başkanlığını yürüttüğü o karanlık zor dönemlerden sonra yaptığı bütün konuşmalarında bugün yaşananların ipuçlarını görmek mümkündür. Mayıs 1987 ve 3 Mart 1990`da odamız genel kurulunun açılışlarında; 

- Ülkemizin gelecekte ödeyeceği faturanın ne olacağını enine boyuna hesaplamadan günübirlik kararların kamu yönetimine egemen olduğunu, siyasal, ekonomik, ticari ve askeri ilişkilerin, anlaşmaların yeterince tartışılmadan alındığını;

- Ülkenin ve toplumumuzun zenginleştiği ileri sürülürken ulusal ve uluslar arası kuruluşların resmi verilerine göre dış borçlarımız ve iç borçlarımızın aşırı derecede arttığını;

- Kalıcı ve sürekli barışın aynı zamanda demokratik gelişmenin, toplumsal ve ekonomik kalkınmanın güvencesi olduğunu;

- Dünyanın pek çok ülkesinde ve ülkemizde her yıl silahlanmaya harcananlarla yüz milyonlarca insanın barındırılması, doyurulması, sağlık ve eğitim koşullarının iyileştirilmesinin olanaklı olduğunu;

- Toplumumuzun 12 Eylül ideolojisinin dayattığı politik ve ekonomik yapıların burgacından kurtulamadığını, 7 yıl önce parlamenter düzene geçilmiş olmasına karşın 12 Eylül ile başlayan antidemokratik sürecin devam ettiğini;

- Yine aynı konuşmasında özelleştirme adı altında KİT`lerin borç taksitlerini karşılamak için yabancı sermayeye satıldığını söyleyerek ekonominin bugün geldiği noktayı o günlerde tahmin etmişti. 

Güney Özcebe Abimizin bu uyarısında ne kadar haklı olduğu bugün daha iyi anlaşılmaktadır. 2002 yılından sonra bir yandan Cumhuriyet döneminin 80 yıllık birikimleri olan KİT`ler, Telekom gibi iletişim kuruluşlarımız, sahillerimiz, GAP`taki kıymetli tarım topraklarımız yabancılara peşkeş çekilmiştir. 

Bir zamanlar cuntacılar tarafından çıkarılan 1402`lik yasa ile üniversitelerimizde öğretim üyesi kıyımı yapılırken, bu zihniyet bugün de suç örgütleri uydurarak ülkemizin değerli bilim adamlarını, aydınları ve gazetecileri tutuklayarak zindanlara atmaktadır. 

Güney Abi sağ olsaydı, yasa tanımayan, yalancı, hırsız, soyguncu, baskıcı, laiklik karşıtı, tarikatçı, dinci örgütlerin ve emperyalist güç odaklarının emir ve direktifiyle hareket eden politikacılara tepkisi büyük olurdu. 

 

Güney Abi her zaman doğruyu savunan, baskılara boyun eğmeyen, büyük projelerde katkısı ve imzası olan yurtsever, çalışkan, özverili, omurlu, demokrat, iyi aile reisi ve hepimizin hocası idi. İnşaat Mühendisleri Odası var oldukça önder Güney başkanının asla unutmayacaktır.