Refüj çalışması kana bulandı"
Haberin devamında: "Eskişehir Yolu`nun Söğütözü kesiminde meydana gelen trafik kazasında, orta refüjde çalışma yapan işçilere ve Büyükşehir Belediyesi`ne ait kamyonete çarpan aracın sürücüsü yaşamını yitirdi. Feci kazada dört kişi yaralandı. Görgü tanıklarından edinilen bilgilere göre, Eskişehir Yolu`ndan Ümitköy istikametine doğru ilerleyen otomobil, orta şeritte ilerlerken aniden sol şeride geçti. Orta refüjde çimlendirme yapan ve yolun solunda bulunan işçileri son anda fark eden müteveffa sürücü, aracını durduramadı. Yoldaki diğer sürücüleri uyarmak için kırmızı bayrak sallayan işçilere hızla vuran otomobil, Büyükşehir`e kamyonete çarparak yan döndü. Kazada, iki belediye işçisi ile otomobilde bulunan dört kişi yaralandı. Otomobil sürücüsü hayatını kaybetti. Eskişehir Yolu`nda yaklaşık iki saat boyunca trafiği aksatan kaza sonrası hurdaya dönen araç ile hasarlı araçların yoldan kaldırılması ile birlikte ana arterde trafik saatler sonra normale döndü."
Yıllardır yazıyoruz, uyarıyoruz; Rafüjlere çim ekmeyin diye...
Çimin bakımı zordur, her zaman sulanmaları gerekir. Bunu, Ankara`nın kıt su kaynaklarının boşa tüketilmesinin yanı sıra, bu alanların bakımı, gübrelenmesi ve sulanması için insanların çalıştırılmaları da gerekir. Bu insanları, işçileri, araç, gereç ve malzemeyi getiren götürenler de özellikle bulvarın sol şeridini işgal ederler. Hele ki trafiğin pik saatlerinde, sanki elaleme, gelen geçene "Büyükşehir" çalışıyor izlenimini vermek ve pekiştirmek için inadına her gün yinelerler.
Bir başka önemli risk ise, refüjlerdeki sulama sırasında ve ardında yollara gelişigüzel salınan sulardır. Kimi aşırı sulamadan dönen, kimi yükseltilen refüj altının toprakla, zeminle temasının kesilmesi sonucu yeraltısuyuna erişmeyen, kimi de açık bırakılan ya da unutulan musluklardan akan suların yolları ıslatarak trafik için kaygan zemin oluşturmasıdır. Bu tür ıslak ve kaygan yollarda sürücülerin direksiyon hakimiyeti güçleşmekte, frenleme mesafesi uzamakta ve kaza yapma riski artmaktadır.
Yol kenarlarını süpüren iri turuncu büyükşehir çöp kamyonları da trafiğin en yoğun saatlerinde, sağ ya da sol şeritte saatte 10 km hızla güya süpürken tozu dumana verirler...
Tüm bunlar, trafiğin akışını olumsuz etkiler. Daha da önemlisi kaza riskini artırır. Çoğu maddi hasarlı (hemen hemen her gün bir ya daha fazla) kaza, kimi zamanda geçen Cuma akşamı olduğu gibi ölümcül olur. Suçluyu aramaya gerek var mı?
BİR KARŞILAŞTIRMA
Mahkeme Kararı`nı uygulayıp! AOÇ Arazisi içinden gelişigüzel geçirilen Ankara Bulvarı`nı kapatacağını muştulayan Büyükşehir Belediyesi, yolun kapanması ile milyonlarca liralık fazladan yakıt tüketilebileceğine dikkat çekmiştir. Oysa, çim sulamak ve refüjlerin bakımı için bulvarların sol şeridini işgal etmesiyle trafik akışını nerede durma noktasına getirerek bugüne kadar söz konusu fazla yakıt tüketiminin asıl sorumlusu durumundadır.
SU DURUMU ÖZETİ
02 Nisan Perşembe gününden buyana, yaklaşık 4,5 ayı aşkın bir süredir Ankara`ya Kızılırmak hamsuyu iletilmemiştir. Yılbaşından buyana geçen 229 gün içerisinde sadece 85 gün Kesikköprü Barajından Kızılırmak hamsuyu Ankara`ya pompalanmıştır. Söz konusu 85 günde bu miktar toplam (brüt olarak) 21 035 000 (yazı ile yirmibirmilyonotuzbeşbin) metreküp olmuştur.
Çubuk-II Barajı dışındaki yüzeysel su kaynaklarından (Kurboğazı, Eğrekkaya, Akyar, Çamlıdere ve Kavşakkaya Baraj gölleri) hamsu cazibeyle (pompajsız) Ankara` nın Kuzey`inde yer alan İvedik İçmesuyu Arıtma Tesisine iletilmektedir. Kızılırmak üzerindeki Kesikköprü Barajı da yaklaşık 130 kilometrelik birbirine paralel 3 isale hattı ile yine İvedik Arıtma Tesisine bağlanmaktadır.
İvedik Arıtma Tesisi ile eviniz arasındaki ana besleme hatlarında, ara depolarda, pompa istasyonlarında, ev bağlantınızda, konutunuz/apartmanınız içerisindeki su tesisatında ve deponuzda herhangi bir kayıp/kaçak vb kirlenme riski taşıyan dış unsurlar bulunmuyorsa, musluklarınızdan akan Ankara şebeke suyunu dilediğiniz biçimde tüketebilirsiniz.
BU GÜN 17 AĞUSTOS
1999 Depremi`nin Yıldönümü…
16 yıldır ne yaptık, ne gibi önlemler aldık?
Deprem sonrası alternatif acil eylem planlarımız var mı?
Bu planlar içerisinde, özellikle çalışmayan içmesuyu şebekeleri ile atıksu ve kanalizasyon sistemine ilişkin neler öngördük, ne gibi acil önlemler geliştirdik?
Deprem sonrası (artık uzmanlaştığımız!) arama ve kurtarma çalışmalarına paralel olarak halkın sağlıklı içmesuyunu sağlamak ve olası salgın hastalıkları önlemek bakımından pissuların uzaklaştırılmasına yönelik ne gibi planlarımız, programlarımız var?
İMO Ankara Şubesi, Ankara Su Çalışma Birimi adına
Hasan Akyar
17 Ağustos 2015